KOŞUK



Bugün koşuk ve bu hafta işeldiğimiz konular hakkında fikirlerimi aktarıcam. Bence edebî eserlerin en güzel yanı, sadece sanat değeri taşımaları değil, aynı zamanda geçmiş toplumların duygu ve düşüncelerini bize aktarmalarıdır. Koşuklar da bu anlamda oldukça kıymetli. Okuduğum koşukta, kullanılan dil, yapı ve anlatım özellikleri bana söylendiği dönemin yaşam biçimi hakkında birçok şey düşündürdü.
 Koşukların dörtlüklerle söylenmesi, hece ölçüsünün tercih edilmesi ve uyaklarla ahenk oluşturulması bence çok anlamlıdır. Çünkü bu özellikler, koşuğun söylendiği dönemin sözlü kültüre ne kadar önem verdiğini gösteriyor. İnsanlar, duygu ve düşüncelerini hafızada kalıcı olacak şekilde dile getirmişler. Bu da bana, o dönemde sanatın aynı zamanda toplumsal bir ihtiyaç olduğunu düşündürüyor.
Okuduğum koşukta doğaya, yiğitliğe ve toplumsal değerlere yapılan göndermeler dikkatimi çekti. Bana göre bu durum, toplumun doğayla iç içe yaşadığını ve savaşçı bir yapıya sahip olduğunu gösteriyor. Ölüm teması işlendiğinde ise, insanların yaşamın geçiciliği üzerine düşündüklerini ve bu duygularını şiirle dile getirdiklerini hissediyorum. Koşukların dilinin sade olması da bence çok önemlidir; çünkü herkesin anlayabileceği, halkın ortak sesi olacak bir anlatım tercih edilmiştir.
 Sonuç olarak, ben koşukların yalnızca birer edebî ürün olmadığını, aynı zamanda geçmiş toplumların hayatını ve dünyaya bakışını bize ulaştıran köprüler olduğunu düşünüyorum. Yapı, dil ve anlatım özellikleriyle koşuklar, bana hem sanatın gücünü hem de toplumun değerlerini hissettirdi. Bu yüzden koşukların, geçmişi anlamak isteyen herkes için eşsiz bir kaynak olduğunu söyleyebilirim.
Nilsu ÜSTÜN 10 a 714


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SON ZAMANLARDA

DENEME SONUCUMDAKİ HATALAR

Vapur Turu